Milletvekili Seçilen Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Bakanların Görevi Ne Zaman Sona Erer?

14 Mayıs 2023 tarihinde Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekilliği seçimleri yapılmış, Cumhurbaşkanlığı seçimleri 28 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak ikinci tur seçimlere kalmıştır. Bu arada anayasal bir tartışma olarak milletvekili seçilen Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Bakanların görev süresinin ne zaman sonra ereceği gündeme gelmiştir. Anayasa ve diğer mevzuatta bu konu açıkça düzenlenmemiştir. Bu makalede, kısaca Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Bakanların görevinin ne zaman sona ereceği değerlendirilecektir.

1. Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Bakanların Atanması ve Görevden Alınması

Anayasa’nın 104. maddesinde Cumhurbaşkanının görev ve yetkileri arasında, “Cumhurbaşkanı yardımcıları ile bakanları atar ve görevlerine son verir” denilmektedir. Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanların “atanması” Anayasa’nın 106. maddesinde özel olarak düzenlenmiştir. Maddenin 1. fıkrasında “Cumhurbaşkanı, seçildikten sonra bir veya daha fazla Cumhurbaşkanı yardımcısı atayabilir (f.1). ve 4. fıkrasında ise “Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olanlar arasından Cumhurbaşkanı tarafından atanır ve görevden alınır” denilmektedir.

Bu düzenlemelere bakıldığında Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanları atama ve görevden alma yetkisinin Anayasa’da Cumhurbaşkanına tanındığı açıktır. Bunun dışında Anayasa’nın 106/9. maddesinde  “Yüce Divanda seçilmeye engel bir suçtan mahkûm edilen Cumhurbaşkanı yardımcısı veya bakanın görevi sona erer.” denilmektedir. Görüldüğü gibi Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanların milletvekili seçilmeleri halinde görevinin kendiliğinden sona ereceğine dair açık bir düzenleme bulunmamaktadır.

2. Bakanlık ile Milletvekilliğinin Bağdaşmaz Görev Olması

1982 Anayasası’nda milletvekilliği ile Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanlık görevinin bağdaşmadığı ifade edilmektedir. Anayasa’nın 106/4. fıkrasına göre “Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, Cumhurbaşkanı yardımcısı veya bakan olarak atanırlarsa üyelikleri sona erer.”(AY.m.106/4). Ayrıca “Üyelikle bağdaşmayan işler” kenar başlıklı 82. maddenin 2. fıkrasında “Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, yürütme organının teklif, inha, atama veya onamasına bağlı Resmî veya özel herhangi bir işle görevlendirilemezler.” denilmektedir. Bu düzenlemeler milletvekilliği ile Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanlık görevinin birbiri ile bağdaşmadığını göstermektedir.

Bağdaşmaz görevi sürdürmenin yaptırımı Anayasa’nın 84. maddesinde milletvekilliğinin düşme sebepleri arasında sayılmaktadır. Maddenin 3. fıkrasına göre, “82 nci maddeye göre milletvekilliğiyle bağdaşmayan bir görev veya hizmeti sürdürmekte ısrar eden milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesine, yetkili komisyonun bu durumu tespit eden raporu üzerine Genel Kurul gizli oyla karar verir.” denilmektedir. Ancak bu yaptırımın uygulanmasında önce bir uyarı yapılması gerektiği 3069 sayılı TBMM Üyeliği İle Bağdaşayan İşler Hakkında Kanun’un 6. maddesinde öngörülmüştür. Buna göre “Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi seçilmeden önce bu Kanunla yasaklanan herhangi bir yükümlülük üstlenmiş bulunan üyeler mevcut durumlarını altı ay içinde bu Kanuna uygun hale getirirler.”. Anayasa’da milletvekilliği ve bakanlık görevini birlikte sürdürmenin yaptırımı olarak milletvekilliğinin düşürülmesi öngörülmektedir. Bu yaptırımın uygulanmasından önce altı ay içinde milletvekillerine bağdaşmaz iş ve görevi bırakma süresi tanınmaktadır.

Anayasa’da milletvekili seçilen Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanların görevinin seçildiği tarihte kendiliğinden sona ereceği düzenlenmemiştir. Anayasa’nın 106/4. maddesinde milletvekillerinin seçildikten sonra Cumhurbaşkanı yardımcısı veya bakan olarak atanırlarsa üyeliklerinin sona ereceği düzenlenmiştir. Bu hükümden hareketle, Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanların “milletvekili seçildiği tarihte” görevlerinin kendiliğinden sona ermiş kabul edilmesi gerektiği ileri sürülebilir. 106/4. maddesinde “atanırlarsa” denilerek atanma tarihine işaret edilmiştir. Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanlar da yemin ederek göreve başlamaktadır. Dolayısıyla bağdaşmazlık “göreve başlama” ile değil, “sıfatın kazanılması” ile doğmaktadır.

Milletvekilliği sıfatı YSK kararlarında da ifade edildiği gibi seçimlerin yapılığı 14 Mayıs 2013 tarihinde saat 17:00’de kazanılmaktadır[1]. YSK milletvekillerine seçildiklerine dair “mazbata verilmesini kurucu değil, açıklayıcı işlem” kabul etmiştir. Anayasa’nın “Andiçme” kenar başlıklı 81. maddesinde, “Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, göreve başlarken aşağıdaki şekilde andiçerler” denilmektedir. TBMM İç Tüzüğü’nün 3. maddesinde “İlk toplantı ve andiçme” kenar başlığı ile andiçme töreninin usulü belirlenmiştir:

“Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu, milletvekili genel seçimi kesin sonuçlarının Yüksek Seçim Kurulunca ilanını takip eden üçüncü gün saat 14.00’te çağrısız olarak toplanır. Bu birleşimde, önce milletvekillerinin andiçme töreni yapılır. Andiçme, her milletvekilinin Anayasadaki metni kürsüden yüksek sesle aynen okuması suretiyle olur. Milletvekilleri; seçim çevresi, soyadı ve adlarının alfabe sırasına göre andiçerler. Andiçme töreninde bulunmayan milletvekilleri veya ara seçimde milletvekili seçilenler, katıldıkları ilk birleşimin başında andiçerler. Milletvekilleri andiçerek göreve başlarlar. Andiçmekten imtina eden milletvekilleri, milletvekili sıfatından kaynaklanan haklardan yararlanamazlar”.

Bu hükümlere göre Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanlar seçimlerin yapıldığı 14 Mayıs 2023 tarihinde saat 17:00’dan itibaren milletvekili sıfatı kazanmakta, yemin ettiği tarihte göreve başlamaktadır. İlk oturumda yemin etmek zorunlu değildir. Andiçme töreninde bulunmayan milletvekilleri katıldıkları ilk birleşimde andiçebilirler. Ancak andiçip göreve başlamış olup olmamak, bağdaşmazlık durumunu etkilememektedir.

Burada temel sorun bağdaşmazlık durumunun ne zaman doğduğu değil, “yaptırımı”dır. Anayasa ve seçim kanunları Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanların milletvekili adayı olması için görevden çekilmesini öngörmemiştir. Bu düzenlemenin amacı, devlette devamlılık ilkesi gereğince, yenisi seçilinceye kadar Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanların görevine devam etmesi gerektiği düşüncesidir. Bu durumda, Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanların yenisi atanıncaya kadar görevlerinin devam edeceği söylenebilir. Bağdaşmazlık seçimle birlikte ortaya çıkmış olsa bile Anayasa’da bu kişilerin görevinin kendiliğinden sona ereceği düzenlenmemiştir. İki görevde ısrar edilmesi halinde Anayasa (m.84/3) milletvekilliği düşürülmesi sürecini öngörmektedir.

 Cumhurbaşkanı yardımcılarını ve bakanları atama ve görevden alma yetkisi Cumhurbaşkanına tanınmıştır. Anayasa’da “kendiliğinden sona erme” sadece Yüce Divanda seçilmeye engel bir suçtan mahkum olma halinde öngörülmüştür. Anayasa ve mevzuatta milletvekilliği için görevden çekilme zorunluluğu öngörülmeyerek “Devlette devamlılık” amaçlandığından, yenisi atanıncaya kadar eski Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanların görevde kalması amaçlandığı sonucuna ulaşılabilir.

Bağdaşmazlık yeni Cumhurbaşkanının yapacağı atanalar ile son bulacaktır. Yeni Cumhurbaşkanı atandıktan sonra mevcut Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakanlara yeni kabinede görev verebilir. Bu durumda milletvekilliği yeni atama ile kendiliğinden sona erecektir. Cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakan olarak atama yapılmaması halinde, yeni atamalarla birlikte öncekilerin görevi sona erecektir. İki görevi birlikte yürütmede ısrar edilmesi halinde milletvekilliğinin düşürülmesi süreci başlatılabilecektir.

16.05.2023.

Prof. Dr. Abdurrahman Eren


[1]         Yüksek Seçim Kurulu, Karar no: 716, 27/07/2007, http://www.ysk.gov.tr/doc/ilkeKarar/dosya/
3268/2007-716-karar.htm, 21.06.2020.